Resim sanatından pek anladığım
söylenemez. Resim değerlendirmelerim genellikle estetik açıdan gerçekleşir,
derinliğine inemem. Yani simsiyah bir tablo önünde saatlerce duramam. Ama her
sanat dalında olduğu gibi resimde de insanı duygulardan yakalamak gibi durumlar
mevcut. En popüler, belki de herkesin
bildiği bir ressam benim için oldukça önemli. "Frida" kim bilir sinema
filmi çıkmamış olsaydı adından başka bir şey bilmediğim diğer ressamlar gibi
beynimin derin köşelerinden birinde kalacaktı. Bir bilgi yarışmasında adını
görünce evet evet bu bir ressam demekten
öteye gidemeyecektim. Peki filmden sonra ne değişti? Aslında pek çok şey,
Frida'yı tanımaktan öte önünde eğilerek karşılanacak biri olduğunu görmüş oldum
böylece.Hayata karşı duruşu, bakışı ve tavrıyla hayranlıkla geçmişini andığım
bir yazar olmanın yanı sıra, yaşadığı kötü ve iyi tüm duyguları sanatına yansıtmayı
başarabilmiş usta ressamı sevdiğim şeyler arasına koymamak haksızlık olacaktı.
Eserlerinin bir kısmı Türkiye sınırları dahilinde sergilendi görenler ne şanslı
- ki bende onlardan biriyim- ama göremeyenler için iki kitap önerim olacak Türkçe
yazılmış. Bir tanesi Frida Kahlo sergisi için Pera müzesinin hazırlamış olduğu
kocaman bir kitap, diğeri ise YKY'den çıkmış minik Frida kitabı. İngilizce
bilenler için de Taschen tarafından çıkmış bir diğer versiyonu da mevcut, sanırım
Pandora kitap evinde bulabilirsiniz. Açıkçası hakkında en geniş ve kolay kaynak
bulunabilecek ressam Frida'dır. Hayatını mutlaka okumalı ya da üşeniyorsanız
izlemelisiniz. Muhteşem bir film var hayatına dair. Tanımıyorsanız mutlaka
tanımalı ve hayat ile ilgili düşüncelerinizi yeniden gözden geçirmelisiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder